17 Mayıs 2013 Cuma

Aynadaki Silüet



Gece yarısını geçmişti saat. Hatta belki de sabaha yaklaşıyordu yavaş yavaş. Ancak hala uyuyamamıştı. Telefonu açık müzik dinliyordu gözleri öylece tavana dikilmiş. Karanlıktı etraf ancak gözünün aşina olduğu eşyaları seçebiliyordu. Sağ tarafında koltuğu vardı tam karşısında dolabının aynası ve onun yanında da kitaplığı. Perde arka tarafında kalıyordu. Aynaya takıldı bi an gözü, bir şey kıpırdamıştı sanki. Hareket etmedi bir süre, sonra telefonuna baktı onun ışığı yanıp sönmüştü belki de. Tekrar yastığa koydu kafasını, ve tekrar belirdi aynada o karaltı. Hayır telefonu değildi, hafifçe doğruldu ve tekrar gelen o hareketle emin oldu onun başka bi şey olduğundan. Perdeye baktı önce, perdenin arkasına öyle ya, dışardan bi yansıma olabilirdi. Fakat hayır, belli aralıklarla oluyordu bu ve bilinçli bir şeydi. Evde sadece annesi vardı, ona da seslenip telaşlandırmak istemedi hemen. Huzursuz olmuştu ancak sessizce kalıp bir süre daha yattı hareketsizce. Önce müziğini kapattı, ses de geliyordu belki bilemezdi. Güldü kendi kendine fazla korku filmi izliyordu, dolaptan çıkan canavarlar, yatağın altındaki ruhlar, garip sesler ve gölgeler... Etkilenmişti işte. Gözlerini yumdu sımsıkı, bildiği birkaç duayı okudu ve uyumak istedi. Ancak o gölge buna izin vermiyordu adeta. Gözlerini açtı ve dikkatlice baktı aynaya, bir çift eldi bu. Ona el sallıyordu aslında. Gözlerini yumup tekrar açtı ve emin oldu. Korkuya kapılmıştı bu kez. Ayağa kalkmak istedi ancak buna cesareti yoktu. Hızlanmaya başladı kalp atışları. Durdu, kendi kendini telkin etti ve sakinleşmeye çalıştı. Ancak yapamıyordu, o eli orada gördükçe korkusu artıyordu. Çok sürmedi bi silüet belirdi aynada. Gözlerini kısmış ona bakıyordu. Geri çekildi, ayaklarını topladı yatağın içinde ve yorgana sarıldı sımsıkı. Annesine bağırmayı planlıyordu. Fakat silüetin aynadan çıkıp ağzını kapaması daha hızlı oldu. Bağıramıyordu, beyaz elbiseli bu ruhani şeye karşı da koyamıyordu. Ölesiye korkmuştu elbette, nefes almakta güçlük çekiyordu. Biraz debelendi, gözleri kısık bu hayalete karşı. Ancak onun yenilmez bi gücü vardı adeta. Bir kızdı o hayalet, uzun siyah saçları vardı. Küçük gözleri, göz bebekleri gözünün tamamını kaplamış gözleri. Simsiyahtı dudakları. Ve teni bembeyazdı, dudaklarına gözlerine ve saçlarına inat. Daha fazla sıktı dudaklarını artık iyice nefes alamaz olmuştu. Direnemiyordu artık güçsüz vücudu, korkudan titrerken ona karşı gelemiyordu. Bıraktı kendini, önce beyaz bi ışık gördü. Sonra bi müzik duydu az önce dinlediği şarkıydı bu. Huzurla yatağında uyurken gördü kendini, ardından bir daha açamadı gözlerini... Sabah olduğunda yatağında göz bebekleri gözünü tamamen kaplamış bi şekilde bulundu. Ve hayat boyu ölüm sebebi açıklanamadı. Aynadaki o silüeti kimse bulamadı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder